Türkiye’de yazılım piyasasının en büyük sorunu güven sorunu
İnternet haberciliğiyle tanışmam 1999 yılına dayanıyor. Türkiye’de internet haberciliğinin emekleme dönemiydi o zamanlar. Ne doğru düzgün altyapı vardı, ne düzenli mevzuat. Ama bir şey vardı: heyecan!
İşte biz o heyecanla başladık bu işe. Ve açık konuşayım: o günden bugüne çok kazık yedik, çok sağlam dolandırıldık. Yine de yılmadık. Ayakta kaldık. Bu ülkede dijital dünyanın ilk adımları atılırken biz oradaydık.
İnternet sadece haber siteleriyle sınırlı kalmadı. 2000’li yıllardan sonra kurumsal firmalar da kendi dijital kimliklerini oluşturmak için birer birer web sitelerine yöneldi. Biz de birçok projeye imza attık. Ama neredeyse her projede aynı kâbus: “Sütten dili yanan yoğurdu üfleyerek yer” misali, temkinli davranmamıza rağmen, yine de profesyonelce kandırıldık. Çünkü karşımıza çıkanların çoğu “yazılımcı” değil, tatlı dilli tüccarlardı.
Parayı alana kadar melek gibiler
İki satır kod bilen herkesin “ben yazılımcıyım” diye ortalıkta dolaştığı bir ülkede yaşıyoruz. İşin acı tarafı, adamlar şeytanın aklına gelmeyecek yöntemlerle senin cebinden parayı alıyor, sonra da ortadan kayboluyor.
Projenin başında güler yüz, tatlı dil... Parayı gönderene kadar her şey şahane. Ama ödeme geçince ne proje var, ne destek.
Elbette her yazılım firması böyle değil. Ama net konuşayım: Çoğu tırt! İyi olanları parmakla gösterecek kadar az. Yıllarca bu sektörde proje üreten biri olarak söylüyorum: Türkiye’de yazılım piyasasının en büyük sorunlarından biri güven.
Söz uçar, yazı kalır
Yazılım işi yapan herkese buradan çağrım olsun: projeniz varsa, önce detayları konuşun, sonra sözleşme yapın. Gerekirse ödeme aşamalarını projenin tamamlanmasına bağlayın. Güler yüze, birkaç sahte referansa kanmayın.
Yıllarca bu sektörde proje hazırladık, her defasında daha temkinli davrandık. Ama buna rağmen yine dolandırıldığımız oldu. Çünkü karşınızdaki firma “profesyonel dolandırıcılık” seviyesine gelmişse, sizin iyi niyetiniz yetmiyor.
Ama bu kez işler farklıydı: Medyaweb ve Sami Bey
Geçtiğimiz günlerde bir projeyi daha hayata geçirmek için yeni bir web firmasıyla anlaşma sağladık. Geçmiş yaşanmışlıklar yüzünden ister istemez tedirgindik. Ödemeyi peşin yaptık, ama iletişimde aksaklıklar başlayınca bizdeki eski yaralar kanadı.
Tam “yine mi aynı senaryo” diye düşünmeye başlamıştık ki firmanın sahibi Sami Bey devreye girdi. Sakin, çözüm odaklı, profesyonel bir yaklaşımla ekibini organize etti. Şu anda projemiz sorunsuz şekilde ilerliyor. Hiç abartmıyorum; 26 yıllık dijital yolculuğumda karşılaştığım en düzgün, en şeffaf yazılım firmalarından biriyle çalışıyorum.
Medyaweb sadece işini düzgün yapan bir firma değil; aynı zamanda dijital dünyada kalıcı çözümler üreten, müşteri memnuniyetini esas alan bir anlayışa sahip.
Yazılım konusunda hiçbir şey bilmeyen biri bile bu firmadan destek alabiliyor. Hazır sistemleri, kontrol panelleri sade ve anlaşılır. Fiyatları da sektördeki birçok firmaya göre oldukça makul.
Yani bu yazı bir reklam değil, bir hakkın teslimidir. Çünkü nasıl ki yanlışı kamuoyuna aktarıyorsak, doğruları da onurlandırmamız gerekir.
Yazılım firmalarının çoğu hakkında onlarca şikâyet var
Tüketici Şikayet Platformlarında ve sosyal medyada “web sitemi yaptırdım ama tamamlanmadı”, “paramı aldılar, projeyi teslim etmediler”, “yazılım eksik teslim edildi, kimse ulaşılmıyor” gibi binlerce şikayet var.
Bu durum sadece benim başıma gelmedi. Türkiye’de binlerce kişi aynı mağduriyeti yaşıyor. İşini iyi yapan birkaç firma dışında sektörde hâlâ büyük bir boşluk var. İşte bu yüzden Medyaweb gibi firmalar değerli. Çünkü bu sektörde artık işini hakkıyla yapanlara, müşterisini kandırmayanlara hasret kaldık.
Son olarak şunu söylüyorum, bir yazılım firmasıyla çalışacaksanız önce dikkatli olun. Ne istediğinizi bilin. Gerekirse sözleşme yapın. Ama şansınız varsa ve Sami Bey gibi işini ciddiyetle yapan birine denk gelirseniz, gönül rahatlığıyla yürüyün.
Dijital dünya zor bir alan ama doğru ellerde her şey mümkündür... 24.06.2025
Sevgilerimle / Dedektif Gazeteci
Ali ERTURAN
gazetecialierturan@gmail.com